Amerikan Borsalarındaki ralli, ABD TÜFE verileri öncesinde durakladı. S&P 500 endeksi 5.000 puanın üzerinde kalsa da pazartesiyi yüzde 0,1 düşüşle kapattı.
Nasdaq 100’de ise kayıp yüzde 0,3 ile daha belirgin oldu. Her iki endeksin vadeli kontratları da düşüşün yüzde 0,2 kayıpla devam edebileceğine işaret ediyor.
Asya Pasifik hisseleri Japonya ve Güney Kore’nin tatilden dönmesiyle yükselişte. MSCI Asya Pasifik Endeksi son dört işlem gününde ilk kez arttı. Japon Nikkei 225 yüzde 2’nin üzerinde yükselirken, Güney Kore Kospi yüzde 1,1 artış kaydetti.
Tahvil ve döviz piyasaları ABD TÜFE verileri öncesinde sakin. ABD 10 yıllık tahvil getirisi yüzde 4,18 seviyesinde. Bloomberg Dolar Endeksi yatay olarak 1.243 puanda seyrediyor.
KRİTİK VERİLER
Küresel piyasalarda dikkatler haftanın en kritik verisi olan ABD Ocak ayı TÜFE verilerine çevrildi.
Bloomberg anketine katılan ekonomistler, Ocak ayında ABD tüketici fiyat artışının Mart 2021’den bu yana ilk kez yıllık bazda yüzde 2,9 ile yüzde 3’ün altına düşeceğini öngörüyor. Manşet enflasyonda beklenen bu düşüşe rağmen gıda ve enerji hariç TÜFE artışının yıllık yüzde 3,9’dan yüzde 3,7’ye sınırlı bir düşüş göstermesi bekleniyor.
Fed üyeleri geçen hafta enflasyondaki düşüşün emtia fiyatlarının ötesinde daha geniş bir alana yayıldığını görmek istediklerini söyledi.
Bloomberg ekonomistlerine göre enflasyondaki düşüş, temel mal kategorilerinden ziyade temel hizmet kalemlerinde daha belirgin olacak ve Fed üyelerine istedikleri kanıtı sunacak.
Ekonomistler Anna Wong ve Stuart Paul, notlarında, mal fiyatlarının pandemiden bu yana büyük ölçüde normalleştiğini, ancak konut kiraları ve diğer hizmet kalemlerindeki enflasyondaki düşüşün yıl geneline yayılacağını öngördü.
Enflasyonun 2024 sonu ve 2025 başına kadar yeniden yükselişe geçme riskinin bulunmadığını vurgulayan ekonomistler, en şahin Fed üyelerinin bile faiz indirimi için fazla beklemeyeceği görüşünde. Öte yandan Amerikalı tüketicilerin enflasyon beklentileri de geriliyor.
New York Fed’in aylık anketi enflasyonun önümüzdeki üç yılda yüzde 2,35’e düşeceği beklentisini yansıtıyordu. Bu beklenti en az 2013’ten bu yana en düşük seviyesindeydi.
